Bir Film Çektik: Okuryazar(mış)ız!

     Okuryazarlık Çalıştayı Söyleşi Öbeğini oluşturan ÇYDD Ankara Şubesinin gençleri, sokak söyleşilerinden derledikleri kısa filmleri ve bu çalışmaya ilişkin izlenimlerini, 22. Adalet ve Demokrasi Haftası kapsamında Ankara'da 28 Ocak 2015'te gerçekleştirdikleri Bir Film Çektik: Okuryazar(mış)ız! başlıklı söyleşili film gösterimiyle aktardılar.
      Gençlerimizin etkinliğini, ÇYDD Ankara Şubesinin gençlerinden Berkant Sezer yazdı. 

ÇAĞRI: Bir Film Çektik: Okuryazar(mış)ız!

     Okuryazarlık Çalıştayı Söyleşi Öbeğini oluşturan ÇYDD Ankara Şubesinin gençleri, Haziran-Ekim 2014 boyunca yaptıkları sokak söyleşilerini derleyerek bir film gösterisi hazırladı. Gençler, aylarca yürüttükleri çalışmaların sonuçlarını, Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfının önderliğinde gerçekleştirilen 22. Adalet ve Demokrasi Haftası kapsamında 28 Ocak 2015 Çarşamba günü, saat 18.00'de Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezinde düzenleyecekleri Bir Film Çektik: Okuryazar(mış)ız! başlıklı etkinlikte sunacaklar.
Okuryazarlık Çalıştayı Söyleşi Öbeği prova yaparken
      Gençlerimizin etkinlik duyurusunu aşağıda yayımlıyoruz.

Sonuç Bildirgesi

     17 Ekim 2014'te gerçekleştirilen Okuryazarlık "Okuryazarlık" mıdır? çalıştayımızın sonuç bildirgesinde, "İktidardayız: Eğitim Politikamız" ve "Demokratik Kitle Örgütlerinin Görevleri, Eylemleri" başlıklı oturumlarda konuşmacılarla dinleyicilerin dile getirdiği, çalıştay sırasında üzerinde uzlaşılan görüşler derlenmiştir.
      Aşağıdaki bölümlerden oluşan sonuç bildirgesinin girişinde çalıştayın düşünsel hazırlıklarında temel aldığımız evrensel okuryazarlık tanımı ve evrensel okuryazarlık ilkelerine de yer verilmiştir.
     Sonuç Bildirgesinin Bölümleri:
     1) Tanımlar
     2) Devrimci İktidarımızın Eğitim İlkeleri
     3) Yetiştireceğimiz "Okuryazar" İnsanın Nitelikleri
     4) İktidardayız: Eğitim Politikamız
     5) Demokratik Kitle Örgütlerinin Görevleri
     6) Demokratik Kitle Örgütlerinin Eylemleri

24 Kasım Öğretmenler Günü:
Eğitim ve Kültür Devrimi İçin Kararlıyız

     Yeni bir 24 Kasım Öğretmenler Gününde aydınlanma devriminin en önemli bileşeni saydığımız cumhuriyetçi eğitim anlayışındaki gerilemelerden kaygı duyuyoruz. İncelikle planlanarak uygulamaya konan, sinsice örgütlenen karşıdevrimin beslediği ölümcül cehaletin, gericiliğin, sevgisizliğin bu kuşatmasını, aydınlanma devrimimizin öğretilerine sarılarak, yaşam sevincini egemen kılarak kaldıracağız.
     Hedefimiz belli: Aklı, bilgiyi, insanca değerleri yücelterek kendinin ve içinde yaşadığı toplumun ayrımında olan; kendinden ve başkalarından korkmayan; öğrendiklerini uygulayan, özgür ve yaratıcı bireyler yetiştirmek. 

Okuryazarlık Çalıştayı 17 Ekim 2014'te Yapıldı

      Okuryazarlığı, demokrasinin ve yurttaşlık bilincinin temeli olarak tartışmaya açmak; okumaz-yazmazlığın demokratik bir düzen ve ülke gönencinin önündeki en büyük engel olduğunu göstererek eğitim dizgemizdeki sorunları giderecek somut, uygulanabilir çözümler üretmek amacıyla bir araya gelen demokratik kitle örgütlerinin düzenlediği Okuryazarlık "Okuryazarlık" mıdır? başlıklı çalıştay, 17 Ekim 2014'te Ankara'da Türkiye Barolar Birliği'nde yapıldı.

Ahmet Kocaman: Okuryazar Aydın Olmanın Birincil Koşulu: Özeleştiri

      Dil Derneği'nin aylık yayını Çağdaş Türk Dili dergisinin Yazı Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ahmet Kocaman, derginin Ocak 2015 sayısındaki yazısında çalıştayımıza değinerek okuryazar aydının niteliklerini irdeledi. "Okuryazar Aydın Olmanın Birincil Koşulu: Özeleştiri" başlıklı yazıyı aşağıda yayımlıyoruz.
* * *
      Cumhuriyetin ilk dönemlerine göre ilk, orta ve yükseköğretimde son yıllardaki sayısal artışlar, ne yazık ki nitelik açısından bir artış anlamına gelmiyor. Derneğimizin de içinde bulunduğu birçok aydınlanmacı kuruluşun geçtiğimiz günlerde tartışmaya açtığı okuryazarlığın niteliğinin irdelenmesi bu açıdan önemli. Toplantı sonunda yayımlanan sonuç bildirgesi taslağında bu konuda çok değerli görüşler var: Özgür, eleştirel düşünen, kopyacı olmayan, sanata, insana ve doğaya duyarlı birey ya da kendisinin ve başkalarının ayrımında olan birey türünden belirlemeler ve daha başka görüşler eğitimli insanda bulunması gereken çok önemli özelliklerdir, ancak bunların içinde bizce en önemlisi “eleştirel düşünen” sözcesi ile dile getirilen görüştür.

Funda Demirel: Mustafa Necati'ye Felsefi Bakış

     17 Ekim 2014'teki çalıştayda "Mustafa Necati Anlama Konuşması"nı yapan Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Eğitimin Kültürel Temelleri Bölümü Eğitim Felsefesi Anabilim Dalı Doktora Öğrenci Funda Demirel'in "Cumhuriyet Dönemi Önderlerinden Mustafa Necati'ye Felsefi Bakış" başlıklı konuşması.
* * *
     Giriş
     O, Gazi Mustafa Kemal’in devrim takımının ön sıralarında bulunan pek az kişiden biridir. Toplumsal ruhbilim (sosyal psikoloji) önder tipteki kişilerin özelliklerini şöyle tanımlar: Atılımcı, yapıt yaratan, insanları samimiyetle, içtenlikle seven ve takımındakilerle, iş arkadaşlarıyla bütünleşebilen, kendi kişiliklerini, ereklerini örgütlerine ve örgütlerindekilere benimsetmek gücüne sahip olan kişilerdir.

Mert Aşkaroğlu: Reşit Galip Bey

     17 Ekim 2014'teki çalıştayda "Reşit Galip Anlama Konuşması"nı yapan ÇYDD gençlerinden Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğrencisi Mert Aşkaroğlu'nun "Reşit Galip Bey" başlıklı konuşması.
* * *
     Atatürk, Dolmabahçe'de düzenlenen bir yemekte Milli Eğitim Bakanı Esat Mehmet'i sert bir dille eleştiren Reşit Galip'e "Yoruldunuz, biraz dinlenseniz iyi olacak, buyurun istirahat edin," demişti. Bunun üzerine Dr. Reşit Galip "Burası sizin değil, milletin sofrası; oturmak benim de hakkım," karşılığını verince Atatürk "Öyleyse biz kalkalım" diyerek masayı terk etmişti.

Özlem Kanat Soysal: Hasan Âli Yücel'i Anlamak

     17 Ekim 2014'teki çalıştayda "Hasan Âli Yücel Tonguç Anlama Konuşması"nı yapan Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Araştırma Görevlisi Özlem Kanat Soysal'ın "Hasan Âli Yücel'i Anlamak" başlıklı konuşması.
* * *
     Sayın konuklar, hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum. Birçok kuruluşunun bir araya gelerek gerçekleştirdiği bu toplantıda olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Buna karşın Hasan Âli Yücel gibi yaşamöyküsünün her bir adımı okuryazarlığa hizmet etmiş bir kültür insanını anlama konuşması yapmanın güçlüğünü de yaşıyorum.

Osman Can Tekin: Tonguç Baba

     17 Ekim 2014'teki çalıştayda "İsmail Hakkı Tonguç Anlama Konuşması"nı yapan ÇYDD gençlerinden Hacettepe Üniversitesi Kastamonu Tıp Fakültesi Öğrencisi Osman Can Tekin'in "Tonguç Baba" başlıklı konuşması.
* * *
     Tonguç, milli eğitimin başına gelen az sayıdaki başarılı insanlardan biridir. Yaklaşık on bir yıllık bir sürede özellikle köylerde olmak üzere ülkenin eğitim düzeyini bir üst basamağa taşımayı; yeni yolların, yeni amaçların önünü açmayı başarmıştır. Peki neden başka biri değil de İsmail Hakkı Tonguç bunu başarmıştır? Neden Tonguç gelene dek koltuğun adı sürekli değişmekteyken o 11 yıl görevde kalmıştır? Sanırım, bu soruların yanıtı bize Tonguç’un başarısını anlatacak.